Mac Farlar

24 Aralık 2015 Perşembe

  Merhaba! Bugün elimdeki tüm Mac farları tek bir yazıda anlatacağım. Böylece, renkler hakkında kısa bilgiler içeren, benim de okumayı sevdiğim arşiv yazılarından biri oluşacak. Şu an 13 tane Mac farım var, fakat bunlar bir hafta ya da bir ayda, hatta bir yılda bile oluşmadı. 2-3 sene içinde teker teker ala-sata bu günlere geldik :) Şimdi gelelim farlara:


  İlk dörtlü palet (aşağıdaki); wedge, bronze, sable ve handwritten 'dan oluşuyor. Wedge (sol-üst), en sık kullandığım geçiş renklerinden biri. Mat, çok açık bir sütlü kahve. Tozlaşma sorunu yok. Bronze (sağ-üst), son aldığım far. Altınlığı yoğunlukta, bronz ışıltılı bir kahverengi. Her cilt tonuna yakıştırıyorum.
  Sable (sol-alt), ikinci defa aldığım bir renk ve Mac farlar içinde en sevdiklerimden. Yine ışıltılı ve yine kahve tonu. Fakat içinde pembelik de bulunduran, her markada rastlayamayacağımız bir far. Tek başına bile harika duruyor. Handwritten (sağ-alt); mat bitişli, hem gözün dış kenarlarında, hem kirpik diplerinde güzel duran, koyu bir kahverengi. Soğuk alt tonlu.


   Aşağıdaki fotoğrafta soldan sağa; wedge, bronze, sable ve handwritten 'ı görebilirsiniz.

   

  İkinci dörtlüdeki renkler; swiss chocolate, mulch, antiqued ve twinks. Swiss chocolate (sol-üst), mat, sıcak bir çikolata kahve. Bendekinde mi bir sorun var bilmiyorum ama yapısı kupkuru. Fırçaya ya da parmağıma geliyor da, göz kapağına transfer olmuyor. Mulch (sağ-üst), bronz ışıltılı, sıcak alt tonlu bir kahverengi. Işıltısı, sim şeklinde.
  Antiqued (sol-alt), Anıl'ın tavsiyesiyle, en son aldığım far. Daha bir defa kullandım ama çok beğendim. Tam bir ışıltılı-bakır. Işıltısı sim değil, yansıma şeklinde. Bronz tende mükemmel durur. Tek başına güzel duran renklerden. Bu dörtlünün sağ-alt kısmında yer alan Twinks ise; sedefli, içinde mürdümlük barındıran kahverengi. En sevdiğim farlar arasında.
  

  Aşağıdaki fotoğrafta da soldan sağa; swiss chocolate, mulch, antiqued ve twinks'i görebilirsiniz.


  Yerlerine karar veremeyip, sürekli ikili kombinasyonlar oluşturduğum  diğer üç far; satin taupe, club ve patina. Satin taupe, Mac'in kendi sitesinde, gümüş ışıltılı boz kahve olarak tanımlanmış. Bence kahveliği çok da belli olmayan, grilik hatta morluk barındıran bir taupe rengi. En kullanışlı far renklerinden biri. Çoğu kişiye yakışacaktır. Benim çok uğraşmak istemediğim gece makyajlarında sürekli elimin gittiği far ise Club. Club, içinde hem yeşil, hem kırmızı hem de kahverengi olan çok yönlü bir renk. Işığa ve uyguladığınız miktara göre görünümü farklılaşıyor. Tek başına kullanarak, çok şık ve uğraşılmış görünen dumanlı makyajlar elde edebilirsiniz. Nemli fırçayla uygulayıp, görünümü yoğunlaştırmak da mümkün. Bu üçlünün sonuncusu, Patina; En az kullandığım, hatta neredeyse hiç kullanmadığım, içinde sarılık ve yeşillik olan boz kahve. Sedefli bitişe sahip. Aslında tek başına güzel duruyor, fakat ben kendime yakıştırmıyorum.


  Elimin üzerinde, soldan sağa, satin taupe, club ve patinayı görebilirsiniz.


  Yukarıdaki tüm farları refill olarak alıp, palete yerleştirdim. Fakat, aşağıdaki 2 farı, tekli olarak almayı tercih ettim. Çünkü soldaki Charcoal brown, kaşlarımda kullandığım; sağdaki Carbon ise, kirpik diplerinde eyeliner olarak uyguladığım iki mat far. Böylece teker teker yanıma alabiliyorum. Daha önce ayrı ayrı yazılarını yazmıştım. Charcoal brown için buraya, Carbon için ise şuraya tıklayabilirsiniz.


  Elimdeki 13 Mac far böyleydi. Daha önce kullanıp bitirdiğim Mac Dazzlelight farın yazısı ise şurada.
  Kullanmadığım 1-2 rengi elimden çıkarıp, yerlerine yenilerini almak istiyorum. Sizin önereceğiniz renkler var mı?

Alışveriş 4 / Sephora, Loccitane, Inglot

17 Aralık 2015 Perşembe

  Merhaba! Bugün, okumayı en sevdiğim konulardan biriyle ilgili yazıyorum. Son dönemde yaptığım birkaç alışverişten bahsedeceğim. 
  Geçtiğimiz günlerde Ayça ile (farfarella.com) Nişantaşı'na gittik. İlk hedefimiz City's içindeki Inglot standına uğramaktı ama önünden geçerken ilk olarak Loccitane'ın aklımızda olan ürünlerini almak istedik. 


  Yeni satışa çıkan ve limitli bir seri olan ballı ürünlerden, vücut kremi ve duş jeli satın aldık ikimiz de. Bu seriyi stoklar bitmeden mutlaka koklamanızı öneririm. Yedeklemeyi düşünüyorum şu an.
Vücut kremi %10 shea yağı içerdiği için kış mevsiminde kuru vücutlara iyi gelecektir. Duş jelini de tamamen kokusuna destek olsun diye büyük bir hevesle sepete ekledim. Kasa yanında duran ve alışverişin yanında 15 tl'ye gelen, teneke kutulu, üçlü, mini el kremleri de sevdiğim kokulardan oluştuğu için almamak olmazdı :)

Loccitane ballı vücut kremi

  Inglot'a uğradığımızda hayal kırıklığı yaşadık çünkü City's içindeki marka, mağaza değil de kiosk şeklinde olduğu için fırçalar oraya gelmemişti. 6 SS başka bahara kaldı :( Sırf elimiz boş dönmemek için birer parça aldık.

inglot dudak kalemi

  Ben en sevdiğim ve en çok kullandığım pembe-şeftali arası bir tonda dudak kalemi aldım. Asansörlü, yanında kalemtraşıyla geliyor. Birkaç defa kullandıktan sonra ayrıntılı yazısnı yazacağım.
Mac'ten ucuz olmasını beklerken, 56 tl'lik fiyatı şaşırttı.

757 Rose fusion

  Gelelim Sephora kısmına: Mail gelen Black kart sahiplerine, 3 ürün ve üzeri alışverişlerde %20 indirim uygulanıyor. Kampanya 31 Aralık'a kadar geçerli sanırım.
  Chanel'in kış koleksiyonunda olup, 1-2 haftadır hiçbir mağazada bulamadığım 757 Rose Fusion ojeyi, İstinyePark'ta bulunca hemen sepete attım.
  Görkem ve Anıl'ın aylardır övdüğü Chanel Le Volume maskarayı da indirim fırsatım varken almak istedim.


  Sephora'ya gitme sebebim olan ve ablamın tavsiyesiyle keşfettiğim Givenchy'nin 103 numaralı mat ruju aldığım ikinci ürün. Tesadüfen, ilgili çalışanlara rastladım ki, rujun bir de mini boy maskara hediyesi olduğunu söylediler. Şimdiye kadar hiç Givenchy maskara kullanmamıştım, denemiş olacağım.


  Son olarak da, aylardır, evde çokça kapatıcı stoğum olduğundan almayı ertelediğim Nars Radiant Creamy Concealer'ı aldım. Bendeki renk Medium 1. İnşallah beğenirim ve inşallah doğru rengi alabilmişimdir :)

  Benim alışveriş detaylarım böyleydi. Siz son dönemde neler aldınız?

Favoriler 5 / Kasım 2015

14 Aralık 2015 Pazartesi

  Merhaba! Bugün, Kasım ayı favorilerimden bahsedeceğim. 
  Bu kez, bir kitabı da listeye ekledim. Aslında eski bir kitap ama ben yeni okudum. Z. Livaneli'nin kitaplarını seviyorum, çünkü romanlarında basit, sıradan hikayeler anlatmıyor. Konuları ve gelişmeleri hiçbir zaman tahmin edemiyorsunuz. Son Ada'yı okumayanlara tavsiye ederim, zaten çok ince bir kitap. Severek okudum. 


  Son bir ayda, Kiehl's'in ismi bir hayli uzun olan; "Damage Repairing & Rehydrating Leave-in Treatment" saç bakım serumunu her duş sonrası 2 pompa olarak saç uçlarıma uyguladım. Yatıştırdığını ve yumuşattığını gördüm. 69 tl'ye satılan ürünü, şuradan inceleyebilirsiniz.


  Mac'in krem farlarından Soft Ochre rengini, zaten uzun zamandır kullanıyordum ama, bu ay yerine başka hiçbir ürün denemeden, neredeyse hergün  kullandım. Ayrıntılı yazısı şurada.

benefit dallas

  Sigma'nın E40 numaralı fırçasını aslında gerçekten far dağıtmak için almıştım. Fakat son 1-2 aydır sadece aydınlatıcı uygularken kullanıyorum. Bence oldukça başarılı ve elimde 2 adet var. Dönüşümlü olarak yıkaya yıkaya, severek kullandım. Özellikle kılları siyah olduğu için, far dağıtma işlemi öncesinde temiz olup olmadığını unutabiliyordum. Böylece etkin bir kullanma yönü bulmuş oldum.


  Benefit Dallas, benim çok ama çok geç keşfedip satın aldığım bir allık. Ayrıntılı yazısını yazacağım için, burda detaya girmiyorum. Çok doğal duran, fakat kirli bir ton. Net bir pembe ya da şeftali değil.
Bu ay, çoğu makyajda elim ilk olarak Dallas'a gitti.


  Mac mocha ruj da, neden daha önce almadım dediğim ürünlerden biri. Çünkü net pembelerdense, şeftali ya da kahve tonlu rujları kendime daha çok yakıştırıyorum. Bir ayrıntı da çok turuncu olmamaları gerektiği. Mocha da, silik olmayan, kendini bağırmadan belli eden çok güzel bir ton. Bunun da ayrıntılı yazısı gelecek fakat yapısını söylemekle yetineyim, satin.

  Kasım ayında, benim severek ve sıkça kullandıklarım bu kadardı. Sizin son dönemde favorileriniz neler?

Çift Fazlı Göz Makyaj Temizleyicileri (Clinique, Neutrogena, Garnier)

10 Aralık 2015 Perşembe

  Merhaba! Bugün yine bir karşılaştırma yazısı yazıyorum. 3 farklı markanın, çift fazlı göz makyaj temizliyicisine yakından bakacağız. Clinique, Neutrogena ve Garnier. Göz makyajımı temizlerken, herzaman bu tür ürünler kullanıyorum. Çünkü cildim gibi göz kapaklarım da kuru ve ne kadar kolay çıkan makyaj malzemeleri kullansam da, su kıvamındaki ürünler makyajımı çıkarmıyor. Kızarıklığa sebep oluyor. Temizledikten sonra duruladığımda da yağ kalıntısı kalmamış oluyor. 


  Clinique "take the day off", 125 ml.'lik bir ürün. Bu üç temizleyici arasında benim en başarılı bulduğum temizleyici de bu. Fakat 1-2 ay içinde bir şişenin bittiğini düşünürsek, 79 tl vermeye değer mi, tartışılır. Bir de 200 ml.'liği satışta, onun fiyatı da 95 tl. Sadece göz temizleme vasfı olan bir temizleyici için bence pahalı olduğundan sürekli almıyorum. Herhangi bir kızarıklık ya da tahrişe neden olmuyor.


  Neutrogena'nın bu göz makyaj temizleyicisi, benim için tam bir emektar. Makyaj yapmaya başladığımdan beri kullandığım, bütün Migros indirimlerinde beşer onar yedeklediğim, piyasadaki ürünler arasında fiyat-performans oranını da en başarılı bulduğum temizleyici. 162 ml.'lik (!) garip bir miktarda, indirimsiz 20 tl gibi bir fiyata satılıyor. Özel gün indirimlerinde 10-12 tl 'ye bulunabiliyor. Clinique temizleyiciye en yakın performansı gösterip, en kolay bulabileceğimiz ürün de bence bu. Bir diğer yakın ürün Yves Rocher'in temizleyicisi.


  Garnier'in 125 ml'lik şişede 10-12 tl'ye satılan temizleyicisi ise, bence bu üçlü arasında en başarısız olanı. Aslında temizleme konusunda gerçekten kötü değil ancak ben ne zaman kullansam, göz çevrem kıpkırmızı oldu. Tekrar almadım. Özel günlerde 6-8 tl arasında bir fiyata bulunabiliyor. Fiyatı doğrultusunda, göz çevrenizde hassasiyet yoksa, tercih edilebilir.

  Sizin önereceğiniz temizleyiciler var mı?
 

Urban Decay 24/7 Glide-On Göz Kalemi (Demolition)

8 Aralık 2015 Salı

  Merhaba, bugün elimde fazlaca olan kahverengi göz kalemlerinden birini daha anlatacağım. Bu kez, Urban Decay markasının 24/7 Glide-On serisinden "Demolition" rengine yakından bakacağız. 


  Öncelikle, bu seride renk skalasının çok geniş olduğunu, pek çok kahverengi tonunun bulunduğunu söylemeliyim. Demolition; klasik, mat, tam bir koyu kahve. Aslında pek çok markada türevi bulunabilir.


  Yumuşacık sürümü, rengini bir katta opak olarak yansıtması, gözümün içine sürdüğümde tahriş etmemesi, benim için en önemli olumlu özelliklerinden. Anında sabitlenmiyor, böylece dağıtarak da kullanabiliyorum. Fakat, serinin farklı renklerinde bu özellik değişkenlik gösteriyor. Akma sorunu da yaşamadım. Ne kadar kalıcı olsa da, çift fazlı bir makyaj temizleyiciyle kolayca çözülüyor.
  Sephoralardan 60 tl gibi bir fiyata satın alabilirsiniz. Benim göz kalemi alacağım zaman baktığım ilk markalardan biri Urban Decay oluyor.
  Aynı seriden Hustle rengini yazdığım yazı için buraya,
  Underground için ise şuraya tıklayabilirsiniz.

  Sizin en sevdiğiniz göz kalemleri hangi markaya ait?

Maybelline ColorSensational Rujlar ( 930 ve 715 )

4 Aralık 2015 Cuma

  Merhaba, haftanın son gününde çoğumuzun karşı koyamayacağı bir kategoriden, rujlardan bahsedeceğim. Bu bir karşılaştırma yazısı değil ama, iki ruja aynı anda daha yakından bakacağız. 
  

  Maybelline markasına ait ColorSensational serisinden, 930 ve 715 numaralı rujlar, bugünün konusu. Bu iki rujun, yapıları ve verdikleri sonuç tamamen farklı.

maybelline 715

  930 Nude Embrace, mat bitişli fakat dudağı kurutmuyor. Kupkuru, sert matlardan değil. Renk, adından da anlaşılabileceği gibi; doğal, dikkat çekmeyen bir çıplak dudak rengi. Ölü gibi göstermiyor. (Fotoğraflarda, elimin üzerinde sol tarafta.)  Koyu göz makyajlarıyla da, çok renkli bir sonuç elde etmek istemediğimiz zamanlarda çoğu makyajla da uyum sağlıyor.


   715 Choco Cream, nemli bir bitiş sağlıyor. Yarı ıslak diyebilirim. 930 Nude Embrace'e göre daha açık bir ton. Dolayısıyla, en fazla koyu göz makyajlarına yakıştırıyorum. Günlük olarak kullanmak için ise, gözlerde olmasa bile en azından allık olarak daha canlı renkler tercih etmem gerekiyor. 715, içinde pembelik bulunduran bir nude. Esmerlerde, koyu göz makyajı dışında kullanıldığında biraz ölü dudağı etkisi verebilir.


  İki ruj da kendine has bir kokuya sahip. Mat bitişli olan 930, klasik Maybelline rujlar gibi kokuyor. Rahatsız etmiyor. Zaten sürdükten sonra kokuyu hissetmiyorum. Fakat 715 Choco Cream'in, daha şekerli ve daha ağır bir kokusu var. Beni rahatsız edecek kadar çok kokuyor, sürerken. Bu sebeple de elim pek gitmiyor.


  Markaları ve dış görünümleri dışında, diğer ortak yönleri de ne yazık ki kalıcılıklarının çok başarılı olmaması. Fakat zaten doğal tonlarda oldukları için, dışarda da tazelemeye müsaitler. Uygun fiyatları da, bu negatifliği örtmeye yetiyor. Watsons, Gratis, Boyner gibi mağazalardan hatta bazı Migros'lardan bile satın alabilirsiniz.
  Maybelline markalı rujları incelemeye devam edeceğim. Sizin önerileriniz var mı?
 

Rimmel / Brow This Way Kaş Maskarası

3 Aralık 2015 Perşembe

 Merhaba, bugün bir kaş maskarası anlatıyorum. Bu ürün şu an bitmek üzere ama bitince tekrar alır mıyım? Şimdi yakından bakalım;


  Brow This Way de, klasik kaş maskaraları gibi ucunda minik fırçası olan bir aplikatöre sahip. Yanlış hatırlamıyorsam 3 rengi satışta. Bendeki rengi, 002 Medium Brown. Her ne kadar orta kahverengi diye geçse de, benim koyu renk kaşlarımda gayet doğal bir sonuç veriyor. Kızıllık içermediği sürece, kaşımdan 1 ton açık kahverengileri tercih ediyorum. Çünkü esmerler bilirler ki, birebir aynı renk kullandığınızda ifadeniz olduğundan çok daha sert görünüyor :)
  Fakat tekrar belirtmeliyim ki, açık dediysem, sadece bir ton ve kızıllık içermemesi şart.


  Yapısına gelecek olursak, kaşları sabitlemede oldukça başarılı buluyorum fakat kuruyunca sertleştirdiğini söylemeliyim. Yazısını şurada yazdığım Bobbi Brown kaş jeline göre biraz daha fazla sertleştiriyor. Ancak ben, kalem ya da far sonrası; kaşlarımı doldurmak değil, sadece sabitleştirmek için kullandığımdan az miktarı yeterli geliyor. Böylece, sertleştirme dezavantajını en aza indirmiş oluyorum.


  En sevmediğim yanı, geniş fırçası. Benefit'in ya da Bobbi Brown'ın aynı tür ürünlerine göre, fırçası oldukça büyük. Bu da kaşların ince yerine geldiğinizde, daha dikkatli davranmanız konusunda sizi uyarıyor ve pratiklikten uzaklaştırıyor. Sadece bu nedenle de, tekrar alacağımı sanmıyorum. Bu eksisini görmezden gelirseniz, hem uygun fiyatı hem de kalıcılığı yönünden rahatlıkla tavsiye edebileceğim bir ürün. Watsons mağazalarından 15-20 tl gibi bir fiyata satın alabilirsiniz. 
  

"Anastasia Beverly Hills" ve "ColourPop" Likit Rujlar

20 Kasım 2015 Cuma

  Merhaba! Bugün, şu sıralar çok popüler olan likit rujlardan iki tanesini karşılaştıracağım. Daha doğrusu, iki farklı markanın iki farklı rengine, renk ve yapı olarak daha yakından bakacağız. 
  İlki, Anastasia Beverly Hills markasından Craft, diğeri ColourPop'tan Tulle. 
  İkisi de; tüm likit rujlar gibi, klasik dudak parlatıcısı ambalajında ve sünger uçlu aplikatöre sahip.       Ve, ikisi de 3.2 gr. 

colourpop tulle

  Craft, Anastasia markasının likit rujları arasında en koyu ve en canlı olanlarından biri. (yaklaşık 20 farklı renk var) Renk, içinde yoğun morluk ve vişnelik barındıran, kirli bir pembe tonu. Ancak pembe bir ruj gibi anlaşılmasın. Dudakta biraz daha koyulaşıyor. Bu iki markanın likit rujları, yapı olarak birbirinden çok ayrı.


  Anastasia Craft; kremsi, sürümü ve renk vermesi kolay, çok ince olmayan yapıda bir ruj. Kuruyup sabitlenmesi biraz zaman alıyor. Tamamen kuruyunca mat bir sonuç veriyor. Dudağı kurutmuyor. Oldukça kalıcı. (İnstagram'da "orjinaliburda" isimli hesaptan yanlış hatırlamıyorsam 85 tl gibi bir fiyata satın aldım)

colourpop ultra matte tulle

  ColourPop Tulle de, yaklaşık 40 farklı renk arasında en koyulardan biri. Yine sürümü kolay, pigmentasyonu oldukça başarılı. Anastasia'ya göre daha sıvı, sanki biraz daha su bazlı bir ruj. Bu sebeple, yapısının daha ince olduğu da hemen anlaşılıyor. Daha kısa sürede kuruyup matlaşıyor. Fakat Anastasia daha kremsi olduğu için dudağı kurutmazken, Colourpop daha sıvı olduğu için dudaktaki çizgileri belli ediyor. Dudağı kurutuyor. Tulle; içinde kiremitlik bulunan, kirli bir bordo. Benim dudağımda bordo gibi değil de, daha kahvemsi bir kiremit gibi duruyor. (Bu ruju da, Orjinaliburda'dan 40 tl gibi bir fiyata satın almıştım).


  Kalıcılık meselesine gelecek olursak; dudağımda neredeyse eşit süre kaldıklarını söyleyebilirim. Fakat yapı gereğince, Anastasia bir tık daha kalıcı olabilir. Colourpop'un daha sıvı olması, yiyecek-içecekle beraber sanki daha kolay akmasına neden oluyor gibi geldi bana. Fakat aradaki fark gerçekten çok küçük.
  Hangisini alacağınız konusunda kararsız kalırsanız; fiyatı dışındaki farkları belirttim. Umarım yardımcı olur.
  Siz likit ruj kullanmayı seviyor musunuz? Tavsiyeleriniz var mı?

Favoriler 4 / Ekim 2015

16 Kasım 2015 Pazartesi

  Merhaba, bugün Ekim favorilerimi anlatıyorum. Birkaçını uzun zamandır, birkaçını ise son 1 aydır, hem severek hem de sıkça kullanıyorum.



  İlk ürün, Neutrogena'nın El ve Tırnak Bakım kremi. Yağlı bir his bırakmadan, elleri yumuşacık yapıyor. Loccitane'dan sonra piyasadaki en sevdiğim krem oldu.

  İkinci ürün, bir nem serumu. Kiehl's markalı bu nem maskesi göz çevresine dahi kullanılabiliyor. Özellikle duş sonrası, sıcak suyun da etkisiyle yüzümün kaybettiği nemi kısa sürede geri kazandırıyor. Bu serum da yağlı his bırakmadığı için, kuru ciltli olmama rağmen çok sevdim. Yüzünüze su içiriyormuşsunuz gibi bir bakım düşünün.



  Son bakım ürünü, Bath & Body Works'e ait True Blue Spa serisinden bir ayak peelingi. Mentollü olduğundan yazın çok iyi geliyor. Fakat ben pedikür yaptırmadığım ve topuklarıma da törpü değdirmediğim için ayaklarım sorunlu değil. (Nişan ve düğün olmak üzere sadece 2 kere pedikür yaptırdım.) Yaz-kış peeling yapmak, pedikürlü görünüme ulaşmam için yetiyor.


  Sıra, bu ayın favori kozmetik ürünlerinde: Nars mat kalem rujlardan Dolce Vita geç keşfetiiğim, ama son 1 aydır neredeyse hergün kullandığım bir dudak ürünü. Arayıp bulamazken, Görkem hediye etmişti. Beklediğim kalıcılığı yakalayamadım ama yine de severek kullanıyorum.


  Becca "moonstone" aydınlatıcı da, Görkem'in hediyesi. Daha doğrusu, beğenmediğini söyleyip, kendininkini bana verdi. Benim günlük kullanım için bu sıralar elimin en çok gittiği aydınlatıcı, Moonstone. Pigmentasyonu iyi, The Balm Mary lou kadar disko topuna döndürmüyor. İçinde yeşilimsilik de yok. Islak değil, doğrudan parlak bir bitiş sağlıyor. Bunun iyi mi kötü mü oluşu, tercihe göre farklılık gösterecektir. Fakat, bana göre olumsuz yanı, kalıcılığının zayıf olması. Ancak dediğim gibi, birkaç saatlik dışarı çıkış için bana yetiyor.


  Son favori ürün, bir fondöten. İki tane var çünkü, birini baharda, diğerini yaz ortasında aldım. Açık olan 38, koyu olan 2 numara. Şu anda ise, ikisinin karışımı tam oluyor.:)


  Fondötenli ama kendini belli etmeyen, güzel bir cilt hayal edip de yüzümde ağırlık olmasını istemediğim günlerde elim direkt Make Up For Ever'ın bu Face&Body fondötenine gidiyor.
  Kapatıcılığı kat kat arttırılabiliyor. Ben bütün yüzüme sadece 1 pompa uyguluyorum. Yüzümün çok da küçük olmadığını söylemeliyim :) Bu şekilde uyguladığımda istediğim renk eşitliği ve orta kapatıcılığa ulaşıyorum. En çok karşılaştırması tabi ki ismi de aynı olduğu için Mac'in Face&Body 'si ile yapılıyor. Fakat alakası yok. Onu da kullandığım için rahatça söyleyebilirim ki, Make Up For Ever'ın bitişi de nemli ancak, Mac kadar cıvık cıvık bir görünüme neden olmuyor. Şöyle anlatabilirim ki; Mufe, sudan biraz daha kremsi. Oldukça likit. Kullanmadan önce çok iyi çalkalamak gerekiyor. Yoksa, içindeki suyla, fondöteni bozuk zannedebileceğiniz kadar ayrışabiliyor. Kalıcılığından ve yüzüme oturmasından da çok memnun kaldım. Fakat çok kuru ciltliler, bence, anlaşamayacak.


   Benim son zamanlarda severek kullandıklarım bu kadardı. Zaten son dönemde, çok kapsamlı makyajlar da yapmadım. 
   Sizin Ekim ayında en çok kullandıklarınız neler? 

Biten Ürünler / 4

10 Kasım 2015 Salı

  Merhaba, neredeyse 4 aydır biten ürünleri yazmıyordum. O kadar çok ürün birikmişti ki, açıkçası zor geliyordu. Önce iki yazıya mı bölsem diye düşündüm fakat daha sonra, şimdiye kadar tüm biten ürünler yazılarında olan ürünleri çıkararak tek bir yazıyla sonuca varmak istedim :) Bundan sonra da, tekrara girmemesi ve her yazıda aynı ürünler olmaması açısından eleyerek gideceğim.
  Şimdi bakalım geçtiğimiz 4 ayda neler bitirmişim;


  Önce temizlik ürünleri: BBW köpük el sabunlarından şimdiye kadar yüzlerce bitirdim. Aslında bunları da eklemeyecektim ama ikisini de çok sevdiğim için tavsiye etmek istedim. Biri ananaslı, diğeri armutlu. Ananaslı biraz fazla tatlı olsa da tam bir ananas gibi kokuyor. Meyvesini de çok sevdiğim için benim hoşuma gitti. Le Petit Marseiliais'ten beyaz şeftali ve nektarin kokulu olan duş jeli benim şimdilik en sevdiğim duş jeli diyebilirim <3 Almaya devam edeceğim. BBW White Citrus Limonlu duş jeli, yazın ferah gelmişti ama kokusu bana başka birşeyi anımsatıyor. Buraya yazmayacağım ve bir daha almayacağım :) Cliven & Natura Kivili duş jeli, Macro Center'da denk gelince şans vermek istemiştim. Koku olarak ilk başta ilgimi çekti ama bir daha alacağımı sanmıyorum. The Body Shop Muzlu Saç Kremi'ni Melodi'de görmüştüm. (Sanırım geçen seneydi). O kadar muz kokuyor ki, bana fazla geldi. Tekrar almam. Carrot Care havuç yağlı şampuan ve saç kremi ise firma gönderisiydi. Fakat hem bana, hem eşime çok iyi geldiği için, şu sıralar üçüncü sete geçmek üzereyiz <3 Benim saçlarımın kuru (ama boyasız), eşimin saçlarının yağlı olduğunu da göz önünde bulundurursak, saç yapısını dengeye soktuğunu söyleyebilirim.


  Son birkaç ayda fazlaca Kiehl's ürünü bitirmişim. İlki, şurada ayrıntılı yazısı olan Ultra Facial Tonik. İkincisi, bitirdikçe tekrar aldığım Ultra Facial yıkama jeli. Biraz kurutuyor ama en azından hassasiyet yaratmıyor. Ufak şişe, Cocumber Herbal alkolsüz tonik. Aslında tekrar tekrar alıp memnun kaldığım tonik de bu. Meşhur avokadolu göz kremi, kupkuru göz çevreme iyi gelen tek krem. Bunu da bitirdikçe alıyorum. Minik yeşil kavanoz ise, yine Kiehl's'ten Rosa Arctica (iki çeşidi var, bendeki hafif olan) yüz kreminin deneme boyu. Memnun kalıp tam boyunu satın aldım ama kış mevsimi için nem verişi yetecek mi bilmiyorum. Şu an onu deniyorum.


  Göz makyajımı temizlemek için her zaman çift fazlı ürünler kullanıyorum. Clinique, çok sevdiğim ama fiyatını pahalı bulduğum bir ürün. Garnier'i de uygun fiyatı sebebiyle denemek istedim ama biraz yanma ve kızarıklık yaptı. (Bunların karşılaştırmalı yazısı gelecek). Batiste kuru şampuanın küçük boyu, yaklaşık 2 senede bitti. Çünkü gerçekten hiç kullanmadığım bir ürün kategorisine ait. Çok çok zorda kalırsam kullandığım için de bulunsun diye belki yine alırım. Başka markaya ait bir kuru şampuan da kullanmadım zaten. Hangisi iyi, hangisi kötü bilgim yok.


  Loccitane el peelinginden, çok çok memnunum. Bu, biten 3. kutu. Yenisini hemen satın aldım. Ellerimi yumuşacık yapıyor. Bbw gibi şekerli değil, tuzlu bir ürün olduğu için tanecikler erimiyor. Yine Loccitane'dan, bu kez yüz peelingi. Shea yağlı, şimdiye kadar kullandıklarım arasında nemlendiren tek peeling. Bu da biten 2. kutu. Memnunum ama biraz ara vermek istiyorum. Make Up For Ever Mist&Fix, makyajı sabitleyen ve yüzü nemlendiren su. Makyaj sabitlemede gerçekten işe yarayan bir ürün. Severek kullanıyorum, bitirdikçe alıyorum. Taşıması kolay olsun diye hep ufak boyunu tercih ediyorum.


  Gelelim en zevkli kısma. Ysl Volume Effet Faux Cills, siyahını ve kahverengisini daha önceden kullandığım, en sevdiğim maskaralardan biri. Bu, 5 numaralı bordo olanı. Bende rengi pek belli olmadı ama, rengi için değil etkisi sebebiyle kullanıp bitirdim. Dior, Diorshow Maximizer maskara bazını, severek kullanıp bitirdim ama 120 tl'lik fiyatı sebebiyle bir daha baz alacağım zaman Essence'i tercih edeceğim. Zira, maskarayı temizlemeyi zorlaştırdığı için hergün kullandığım bir ürün değil.

 
  Mac ProLongwear göz altı kapatıcısını Görkem'ın ısrarlarına dayanamayarak satın aldığımı hatırlıyorum. İyi ki yapmışım. Bu, Nw20 idi ama, hem kabında hem tende, durdukça koyulaştığı için yenisini Nw15 olarak aldım. Gayet memnunum<3 Mac rujlar, Patisserie ve Peach Blossom. İkisini de severek kullandım ama şu anda bana fazla açık geliyorlar. Kendini biraz daha belli eden rujlara yönelmiş durumdayım :) Rimmel 720 Notting Hill Nude, en sevdiğim nude rujlardan biriydi, yazısı burada.


  Sonunda bitti :) Bu çook uzun yazıyı okuyup, buralara kadar indiyseniz çok teşekkür ederim <3
Siz son zamanlarda neler bitirdiniz?

Makeuphints © 2014-2015. İzinsiz kopyalanamaz | Destek- Blogger

Tasarım-Design- Değmesin yağlı boya